yürüme ne demek?

  1. Yürümek işi
  2. Dansçının dans adımlarıylayürümesi.
  3. Bk. geçiş
  4. (en)Walk.
  5. (en)Walking.
  6. (en)Pace.
  7. (en)Marching.
  8. (fr)Marche
  9. (fr)Marche

yürümek

  1. Adım atarak ilerlemek, gitmek
  2. Karada veya suda, herhangi bir yöne doğru sürekli olarak yer değiştirmek.
  3. Çocuk ayakları üzerinde gezecek duruma gelmek.
  4. Yayan gezmek, yayan gitmek
  5. Yol almak.
  6. Bir yere gelmek, bir yere ulaşmak, kaplamak.
  7. Üzerine doğru gitmek, akın etmek, saldırmak, hücum etmek.
  8. Faiz, hesap edilmek, işlemek.
  9. (en)Stir one's stumps.
  10. (en)Ankle.

geçiş

  1. Geçme işi veya biçimi
  2. Herhangi bir durumdaki değişme, intikal.
  3. Resimde iki ayrı rengi birbirine bağlayan ara ton.
  4. Ses organlarının bir durumdan ötekine geçmesi.
  5. Bir parça süresince bir tondan başka bir tona atlama.
  6. Bir öğecik eksiciğinin ya da bir çekirdeğin uyarılmış bir halden daha düşük erkeli kararlı bir hale dönmesi ya da bunun tersi olay;geçişler belli tutarda erke salımı ya da erke soğurumu ile olur.
  7. Intikal.~ töresi: intikalî hukuk (bk. çağlararası töre).
  8. Filmin çeşitli sinema aygıtlarının düzeneğinde ileriye ya da geriye doğru düzenli devinimi; özellikle filmin alıcı ya da gösterici penceresi önünde devinimi.
  9. Çeşitli etkenler yüzünden, dizgenin bir nicem durusundan başka bir nicem durusuna atlaması.
  10. Bağırsakların boşalması.

yürüme aleti

  1. Elektrikle hareket eden ve bir bandı olan, egzersiz veya pulmoner testlerde kullanılan efor aygıtı.
  2. (en)Walking splint.

yürüme arabası

  1. (en)Go cart, walker.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yürüme aletiyürüme arabasıyürüme bacaklarıyürüme bandıyürüme biçimiyürüme sanatıyürüme uzaklığıyürüme yarışıyürümekyürümek istemeyenyürüyürü ense tıraşını göreyimyürükyürük aksakyürük at yemini artırır
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın