egzersiz yapmak ne demek?
- Alıştırma yapmak.
O akşam yalnız olduğum için kemanda bazı egzersizler yapmaya başladım.
Peyami Safa - Sağlıklı yaşam için spor yapmak.
- Exercise, work out.
alıştırma
- Bir beceriyi, bilgiyi kazanmak için yapılan tekrar, temrin, talim, egzersiz.
- İdman.
- Alıştırmak işi.
- Vücudun, biyolojik yönden gelişimini sağlayan devinim çalışması.
- Motor parçaları yeniyken, yüzey pürüzlerini gidermek ve boyutsal uyum sağlamak için yapılan ön çalıştırma.
- Mümarese.
- Drill.
- Lapping.
- Practice.
- Shakedown.
egzersiz
- Alıştırma.
- İdman
- İskelet kaslarını güçlendirmek için yapılan sistemik hareketler
- Doğumu kolaylaştırmak amacıyla karın kaslarını gevşetme ve kasma hareketlerinin sıklıkla yapılması
- Exercise.
- Practice.
- Training.
- Setting-up exercises.
egzema
- Mayasıl.
- Ojedina , ojed.
- Eczema.
yapmak
- Yol almak
- Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
- Salgılamak, çıkarmak
- Dışkı çıkarmak
- Gerçekleştirmek
- Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
- Evlendirmek
- Bir durum yaratmak
- Edinmek, sahip olmak
- Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
egzersizegzemaegzematözegzajereegzajere etmekegzamaegzama bullozumegzama eritematozayapmakyapmak istemekyapmak istememekyapmak pek de kolay değilyapmak üzereyapmak üzere olmakyapmak yada bozmakyapmak zorunda kalmakyapmakla meşgul olmakyapmakla şeref duymakyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezem