durum görüşmesi ne demek?
- Birkaç kılavuzluk ilgilisi ya da uzmanının, belli bir sorun, olay ya da kişi üzerinde görüşlerini bildirmek için yaptıkları toplantı.
- Case conference.
durum
- Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon
- Duruş biçimi, konum.
- Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri.
- İsim soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl.
- Bkz. hal.
- Bir ayaktopu kümesinde takımların aldıkları sonuçlara göre kazandıkları değerler. Uluslararası kurallara göre kazanan takım iki, yenişemeyen takımlar birer değer alırlar. Yenik takımlar ise değer alamazlar.
- State.
- Wheat with hard dark-colored kernels high in gluten and used for bread and pasta; grown especially in southern Russia, North Africa, and northern central North America.
- Condition.
- Situation.
durum açısı
- Gökküresinde verilen bir doğrultunun kuzey kutbu doğrultusuna göre yaptığı açı. Fotoğraf plakları üzerinde herhangi bir doğrultunun kuzey kutup doğrultusuna karşılık olan eksenle yap- tığı açı. Çiftyıldızlarda, yoldaşı başyıldıza birleştiren doğru ile bu eksen arasındaki açı. Eksi yönde ölçülür.
- Posi; tion angle.
- Angle de position
görüşme
- Görüşmek işi, mülakat, müzakere.
- Bk. görüşüm
- Bir konu üzerinde aydınlanmak ya da bir kimsenin kişiliği üzerinde bilgi edinmek amacıyle yüz yüze yapılan konuşma.
- Interview.