doğrusunu açıklamak ne demek?

  1. (en)Straighten out, straighten.

straighten

  1. Doğrusunu açıklamak
  2. Düzleştirmek
  3. Yoluna girmek, kalkmak
  4. Doğrultmak, düzeltmek, tesviye etmek
  5. Doğrulmak, düzelmek
  6. Yoluna koymak

doğrusunu öğrenmek

  1. (en)Ascertain.

doğrusu

  1. Gerçeği söylemek gerekirse, gerçek şu ki
  2. (en)In fact.
  3. (en)Actually.
  4. (en)As a matter of fact.
  5. (en)Honestly.
  6. (en)To tell the truth.
  7. (en)In all conscience.
  8. (en)Frankly speaking.
  9. (en)Strictly speaking.
  10. (en)The straight of it.

açıklamak

  1. Bir konuyla ilgili gerekli bilgileri vermek, izah etmek.
  2. Bir sorunla ilgili aydınlatıcı bilgi vermek, tavzih etmek.
  3. Bir sözün, bir yazının ne anlatmak istediğini belirtmek, yorumlamak.
  4. Açıkça söylemek, ifşa etmek
  5. Belirtmek, göstermek, açığa vurmak, izhar etmek.
  6. (en)Clear.
  7. (en)Explain.
  8. (en)State.
  9. (en)Clarify.
  10. (en)Clear up.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

doğrusunu öğrenmekdoğrusudoğrusu budoğrusuzdoğrusaldoğrusal altuzaydoğrusal ayırıcı işlevdoğrusal bağımlıdoğrusal bağımlı sistemdoğrudoğru açıdoğru akımdoğru akıma çevirmedoğru akıma çevirmekaçıklamakaçıklamaaçıklama belgesiaçıklama biçimlendiraçıklama bloğuaçıklama cümlesiaçıkla
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın