açıklama ne demek?
- Açıklamak işi, açıklayış, izah
Hiçbir açıklama yapmadan çıkıyorum odadan.
A. Ümit - Bir konuyu, bir olayı, bir sorunu ilgili bilim ya da bilgi dalının kurallarına uyarak aydınlatma, çözümleme işi.
- Belirtme, izah etme, anlatma, meydana vurma.
- Aydınlatıcı bilgi.
- Bir filmin görüntülerini açıklamak amacıyla yapılan konuşma.
- Profession.
- Assertion.
- Disclosure.
- Interpretation.
- Rationale.
- Report.
- Remark.
- Revealing.
- Demonstration.
- Exemplification.
- Declaratory clause.
- Denunciation.
- Exposé.
- Legend.
- Explanation.
- Statement.
- Gloss.
- Definition.
- Indorsement.
- Hearing.
- Account.
- Clarification.
- Comment.
- Commentary.
- Declaration.
- Direction.
- Elucidation.
- Endorsement.
- Explication.
- Exposition.
- Illumination.
- Illustration.
- Instruction.
- Paraphrase.
- Kommentar, Sprechtext, Sprechertext, Filmtext
- Commentaire
açıklama belgesi
- Bir bulgunun ya da buluşun aslını ve yapıma nasıl uygulanacağını anlatan, bulgucu ya da bulucunun düzenlediği belge.
- Description.
- Description
açıklama biçimlendir
- Format comment