doğrusu bu ne demek?
- That's the cheese.
doğrusu
- Gerçeği söylemek gerekirse, gerçek şu ki
- In fact.
- Actually.
- As a matter of fact.
- Honestly.
- To tell the truth.
- In all conscience.
- Frankly speaking.
- Strictly speaking.
- The straight of it.
doğrusunu açıklamak
- Straighten out, straighten.
bu
- Koku
- Yerde, zamanda veya söz zincirinde en yakın olanı gösteren bir söz.
- En yakında bulunan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan bir söz.
- Bk. bromourasil
- Present.
- This.
- Quod.
- Such.
- That alters matters.
- Abbreviation for bushels.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
doğrusudoğrusunu açıklamakdoğrusunu öğrenmekdoğrusuzdoğrusaldoğrusal altuzaydoğrusal ayırıcı işlevdoğrusal bağımlıdoğrusal bağımlı sistemdoğrudoğru açıdoğru akımdoğru akıma çevirmedoğru akıma çevirmekdoğramdoğram doğramdoğramadoğrama dişidoğrama işibubu abdestle daha çok namaz kılınırbu adam beni rahatsız ediyorbu akşambu akşam almam gerekiyor.bu akşam televizyonda iyi filmler var mıbu akşam yemeği ben ısmarlıyorum.bu alanı eklebu altın mıbu amaçlabb 52b addressb amplifierb and b