doğaçlama caz dinletisi ne demek?

1. Jam session.

jam

1. Sıkıştırmak, kıstırmak
2. Tutukluk yapmak, takılmak
3. Yayını bozmak, parazit yapmak
4. Doğaçlama çalmak (caz)
5. Reçel, marmelat
6. Sıkmak, basmak, tıkamak, durdurmak
7. (med, ming) sıkıştırıp kımıldamaz hale koymak, kıstırmak
8. Bir şeyin arasına sıkışıp hareketini durdurmak
9. Sıkışmak, çalışmaz veya işlemez hale gelmek (makina, kapı)
10. Sıkışma, sıkıştırılma

doğaçlama

1. O anda, birdenbire, içine doğduğu gibi.
2. Tuluat.
3. Doğaçlamak işi.
4. Müzisyenin, arka planda devam eden ses bütünlüğüyle uyumlu olarak o an hissettiği notaları içine doğduğu gibi seslendirmesi.
5. Impromptu.
6. Ad-lib.
7. Jumped-up.
8. Happening.
9. Off-hands.
10. Extempore.

doğaçlama çalmak

1. [doğaçlamadan çalmak] vamp.
2. Jam.

caz

1. Başlangıçta Kuzey Amerika zencilerine aitken sonraları bütün dünyada benimsenen bir müzik türü
2. Bu müziği çalan orkestra
3. Yoğun, kalın nesne. (Osmanlıca'da yazılışı: ca'z)
4. Jive.
5. Blues.
6. Jazz band.
7. Jazz.

dinleti

1. Sanat eserlerini bir topluluğa çalma veya söyleme, konser.
2. Concert.
3. Concert konser.

Türetilmiş Kelimeler (bis)