dismantling breaking down ne demek?
- Sökme
sökme
- Sökmek işi
- Pulling out.
- Tearing down.
- Unstitching.
- Removal.
- Dismantling.
- Separation.
- Detaching.
- Taking to pieces.
- Disconnection.
dismantling
- Dağıtma, parçalara ayırma, sökme
dismantle
- Yürürlükten kaldırmak
- Çıkarmak, dağıtmak
- Boşaltmak
- Silahtan tecrit etmek
- Arma veya silahlarını almak
- Sökmek, parçalamak
- Parçalara ayırmak, kaldırmak
- Eşyasını boşaltmak (ev)
breaking
- Meskene tecavüz
- Kırılma
- Kırma, zorla girme, bozma
down
- Aşağıya doğru
- Keyifsiz, morali bozuk
- Hav
- Aşağı, aşağıya
- Aşağı indirmek, alaşağı etmek, yere yıkmak, devirmek, düşürmek
- İniş
- İnce kuş tüyü, yonda
- İnce tüy, ayva tüyü
- Yenmek (sporda)
- Bir yudumda içmek, mideye indirmek.