can alıp can vermek ne demek?
- Ölüm sıkıntısı ve acısı içinde bunalmak.
can
- Yakın dost, çok sevilen arkadaş.
- Yardımcı (could) -ebil-, yapmak imkanı olmak. (Can fiilinin gelecek zamanı yoktur, yerine will be able to kullanılır.)
- İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağlayan ve ölümle vücuttan ayrılan madde dışı varlık.
- Bektaşilik ve Mevlevilikte tarikat kardeşi.
- Çok içten, sevimli, sevilen, şirin.
- İnsanın kendi varlığı, özü.
- Yaşama, hayat.
- Güç, dirilik.
- Kişi, birey.
- Gönül.
can acısı
- Vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli acı
- Acute pain.
alp
- Alperen, Alpgazi. bu isim İslam'dan sonra da Türkler arasında kullanılmaya devam etti.
- Yiğit, kahraman.
- Alkalen fosfataz.
- Babayiğit, zorlu, cılasın, batur, çora, sökmen, basbak.
- Seyfi kola mensup, savaşçı, fütüvvet ehli.
- Yiğit, kahraman, cesur, bahadır kimse.
- Eski Türklerde kullanılan bir unvan.
- Yürekli, maharetli.
- The Adrian renegade, a Venetian by extraction, who forswore the Christian faith to become a commander in the Turkish army He led the host to the siege of Corinth, while that country was under the dominion of the Doge He loved Francesca, daughter of Minotti, governor of Corinth, but she died of a broken heart because he deserted his country and was an apostate The renegade was shot in the siege - Byron: Siege of Corinth.
- Annual Leave Payoff Earnings type used when paying the first 240 hours of terminal annual leave for classified staff These earnings are subject to PERS deductions.
can
- Yakın dost, çok sevilen arkadaş.
- Yardımcı (could) -ebil-, yapmak imkanı olmak. (Can fiilinin gelecek zamanı yoktur, yerine will be able to kullanılır.)
- İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağlayan ve ölümle vücuttan ayrılan madde dışı varlık.
- Bektaşilik ve Mevlevilikte tarikat kardeşi.
- Çok içten, sevimli, sevilen, şirin.
- İnsanın kendi varlığı, özü.
- Yaşama, hayat.
- Güç, dirilik.
- Kişi, birey.
- Gönül.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
cancan acısıcan afford tocan alacak noktacan alıcıcan alıcı bölümcan alıcı noktacan alıcı noktadancan alıcı noktaya dokunmakcan alıcılıkcaca 125ca 15 3ca 19 9ca açıklamasıalıp başını gitmekalıp getirmealıp götürmekalıp satmaz görünmekalıp sattığı olmamakalıp vereceği olmamakalıp verme yetkisialıp vermekalıp yürümekalıalı al moru moralı alına, moru morunaalıcıalıcı açısı