can afford to ne demek?
- Gücü yetebilmek, kendine zaman ayırabilmek
can
- Yakın dost, çok sevilen arkadaş.
- Yardımcı (could) -ebil-, yapmak imkanı olmak. (Can fiilinin gelecek zamanı yoktur, yerine will be able to kullanılır.)
- İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağlayan ve ölümle vücuttan ayrılan madde dışı varlık.
- Bektaşilik ve Mevlevilikte tarikat kardeşi.
- Çok içten, sevimli, sevilen, şirin.
- İnsanın kendi varlığı, özü.
- Yaşama, hayat.
- Güç, dirilik.
- Kişi, birey.
- Gönül.
can acısı
- Vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli acı
- Acute pain.
afford
- Meydana getirmek
- Mahsul vermek
- Zaman ayırabilmek
- Bulabilmek
- Para dayandırmak
- İşine gelmek
- Hasıl etmek
- Parası yetmek, gücü yetmek
to
- -e
- -e doğru, yönüne doğru, tarafına
- Ile
- -e kadar, -e değin, derecesine kadar
- -e dair
- -e nazaran, -e nispetle
- -e göre
- Hakkında, için
- Mak, mek (mastar edatı).
- -e dogru
Türetilmiş Kelimeler (bis)
cancan acısıcan alacak noktacan alıcıcan alıcı bölümcan alıcı noktacan alıcı noktadancan alıcı noktaya dokunmakcan alıcılıkcan alıp can vermekcaca 125ca 15 3ca 19 9ca açıklamasıaffordafford assistanceaffordabilityaffordableaffordablyafforceafforcementaffolunmaaffolunmakaffolunmamakaffaffa uğramakaffabilityaffability affablenessaffable