cüret etmek ne demek?
- Ataklık etmek, yüreklilikle davranmak.
- Saygı sınırlarını aşarak davranmak.
To dare.
To venere.
To act insolently.
To have the face.
Venture.
cüret edeyim deme
Don't you dare to.
cüret göstermek
Hazard
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.