bozgun vermek ne demek?
- Yenilmek, dağılmak, perişan olmak, hezimete uğramak.
- Bozguna uğramak.
bozgun yemek
- Bozguna uğramak.
bozgun
- Bir toplulukta karşılıklı güvenin bozulması ile beliren karışıklık.
- Yenilgi
- Bu durumda bulunan.
- Morali bozulmuş, çökmüş, yılgın
- Rout.
- Debacle.
- Defeat.
- Discomfiture.
- Beating.
- Cropper.
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.