ayağa fırlamak ne demek?
- Hızla ayağa kalkmak.
Derken balıkçı öfkeyle ayağa fırladı, kafese kapatılmış bir kaplan gibi dolandı güvertede.
A. Erhat - Start up.
hızla
- Çabucak.
- Fast.
- Quick.
- Quickly.
- Like a streak of lightning.
- Speedily.
- At a good clip.
- Apace.
- Double-quick.
- By leaps.
ayağa değmedik taş olmaz, başa gelmedik iş olmaz
- Insan, yaşamı boyunca çeşitli engellerle ve güçlüklerle karşılaşır.
ayağa düşmek
- 1) ilgisiz ve yetkisiz kimseler karışmak; 2) artık her yerde bulunabilir olmak: Bu ürünler ayağa düştü.
fırlamak
- Hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak
- Yerinden oynayıp ileriye doğru çıkıntı yapmak.
- Fiyatı birdenbire yükselmek.
- Goggle.
- Dash.
- Hare.
- Hurtle.
- Jump.
- Plunge.
- Soar.