ağaçlıklı küçük dere ne demek?
- Dingle.
ağaçlıklı
- Ağacı bol olan (yer)
- Arboraceous
- Woodsy
- Wooded
- Arboreous
ağaçlık
- Ağacı bol olan yer
- Ağaç öbeği.
- (Dekorun üst kesimi ağaç dalları ve yeşillik kaplı olduğunda kullanılan deyim.
- Grove.
- Foliage border, wood border.
- Silvan.
- Thicket.
- Wooded.
- Woody.
- Copse.
küçük
- Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı
- Yaşı daha az olan
- Niceliği az olan
- Niteliği aşağı olan, bayağı.
- Geri aşamada.
- Değersiz, önemsiz
- Büyümesini, gelişmesini henüz tamamlamış olan
- Kısık, parlak olmayan(ses)
- Small.
- Little.
dere
- Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu.
- Bu akarsuyun yatağı.
- İki dağ arasındaki uzun çukur.
- Damlarda yağmur sularını toplayarak oluğa veren çinko veya kiremit yol.
- Boyu, beslenme teknesi ve aşırı taşkın dışında taşıdığı su niceliği ile en küçük akarsu.
- Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu.
- To hurt; to harm; to injure.
- Harm.
- Valley.
- Brook.