ağızdan ağıza ne demek?
- Sözlü bir biçimde
- Herkes birbirine söyleyerek.
- Mouth to mouth.
- From mouth to mouth
- By word of mouth
sözlü
- Sözle, konuşma biçiminde yapılan, ağızdan, şifahi, yazılı karşıtı.
- Herhangi bir konu ile ilgili olarak biri ile sözleşmesi bulunan.
- Evlenmek için birbirine söz vermiş olan (kimse), yavuklu.
- Verbal.
- Oral.
- Nuncupative.
- Parol.
- Verbatim.
- Viva.
- Viva voce.
ağızdan ağıza dolaşmak
- Bir söz herkes arasında söylenilmek: Gazeteye yansıyan haber ağızdan ağıza geçerken açıklığını hemen hemen tamamen kaybetmiştir. -Halikarnas Balıkçısı.
ağızdan alınan
- Oral
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ağızdan ağıza dolaşmakağızdan alınanağızdan burun yakın, kardeşten karın yakınağızdan çıkan buharağızdan çocuk felci aşısıağızdanağızdan doldurmalı silahağızdan dolmaağızdan dolma silahağızdan laf almak için söylenen sözağızda dağılan tabletağızda dağılmakağızda kalan lezzetağızda kalan tadağızda kalan tatağıza aitağıza alınmazağıza alınmıyacak küfürler etmekağızağızaağızardı abanıkağızağız açıklığıağız açınığıağız açısıağız açısı atardamarıağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeği