ağızdan çıkan buhar ne demek?
Breath.
ağızdan
- Sözlü olarak
- Sözle, yazılı olmayarak.
- Ağız yoluyla
Oral.
Word-of-mouth.
Verbal.
Verbally.
Orally.
Verbally şifahen.
Oral administration verbally.
ağızdan ağıza
- Sözlü bir biçimde
- Herkes birbirine söyleyerek.
Mouth to mouth.
From mouth to mouth
By word of mouth
çıkan
- Çıkarma işleminde bütünden alınan sayı.
Outgoing.
Rising.
Resultant.
Subtrahend.
Going out.
Ascendant.
Ascending.
Emerging.
buhar
- Isı etkisiyle sıvıların ve bazı katıların dönüştükleri gaz durumu
- Bk. uçuk
- Suyun buğu haline gelmiş şekli.
- Suyun, ısı etkisiyle gaz halini almış biçimi.
- Bk. buğu
- Bk. buhar
Steam.
Vapor.
Vapour.
Exhalation.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ağızdanağızdan ağızaağızdan ağıza dolaşmakağızdan alınanağızdan burun yakın, kardeşten karın yakınağızdan çocuk felci aşısıağızdan doldurmalı silahağızdan dolmaağızdan dolma silahağızdan laf almak için söylenen sözağızda dağılan tabletağızda dağılmakağızda kalan lezzetağızda kalan tadağızda kalan tatçıkançıkan aortaçıkan kalın bağırsakçıkan kolonçıkan şeyçıkanın yükselteciçıkacakçıkacak olançıkaççıkagelmeçıkagelmekçıkçık dışarıçıbançıban ağırşağıçıban başıçıban işlemekçıban var