ağız boşluğu ne demek?
- Ağız açıklığı ile dudak arasında kalan boşluk. Oral boşluk, bukal boşluk.
- Dudakla yutak arasında kalan boşluk, kavum oris.
- Nematodlarda ağız açıklığıyla dudak arasında kalan boşluk, bukkal boşluk.
- Ağız açıklığıyla yutak arasında kalan boşluk, oral boşluk, bukal boşluk.
- Buccal cavity, oral cavity.
- Cavum oris, İng. mouth cavity, buccal cavity.
- Mouth cavity, buccal cavity.
- Mundhöhle
- Cavité buccale
- Os: ağız; bucca: yanak
ağız
- Çıkış yeri
- Uç, kenar
- Aynı dil içinde ses, şekil, söz dizimi ve anlamca farklılıklar gösterebilen, belli yerleşim bölgelerine ya da sınıflara özgü olan konuşma dili
- Bir bölge ezgilerinde görülen özelliklerin tümü.
- Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk.
- Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü.
- Kapların veya içi boş şeylerin açık tarafı
- Bir akarsuyun denize veya göle döküldüğü yer, munsap.
- Koy, körfez, liman, yol vb. yerlerin açık yanı.
- Birkaç yolun birbirine kavuştuğu yer, kavşak.
ağız açıklığı
- Ağız boşluğuna girilen açıklık.
- Ağız boşluğuna girilen açıklık.
- Mouth opening.
- Mundöffhung
- Orifice buccal
- Os: ağız
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ağızağız açıklığıağız açınığıağız açısıağız açısı atardamarıağız açmakağız açtırmamakağız ağızaağız ağıza vermekağız alanıağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeğiboşluğu dolduranboşluğu doldurmakboşluğu yoksayboşluğa bakmakboşluğa dalıp bakmakboşluğa yerleştirmekboşlamaboşlamakboşlamamakboşları yoksay