önde gelmek ne demek?
- Önemli durumda olmak.
To be in the most important place.
önemli
- Önemi olan, mühim, ehemmiyetli
- Politik, ekonomik, psikolojik ve askeri açıdan önemi olan, stratejik.
- Bk. kritik
- Important.
- Considerable.
- Weighty.
- Major.
- Momentous.
- Significant.
- Of importance.
önde gelme
- Primacy.
önde gelen
- Pref. arch.
gelmek
- Getirmek
- Bir yere gitmek, ulaşmak, varmak
- Geriye dönmek
- Oturmaya, ziyarete gitmek.
- İsabet etmek.
- Varmak, ulaşmak.
- Varlığını sürdürmek, yaşamak, intikal etmek.
- Ortaya çıkmak, doğmak.
- Belli bir süre dolmak
- Put in.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
önde gelmeönde gelenönde gelen kenarönde gelenlerönde gidenöndeönde giden yorulur, arkada kalan soyulurönde gitmekönde olanönde olan şeyöndamaköndamak ünsüzüöndamaksılönön yukarıda tutuşön açıön açınıkön adgelmekgelmegelme açısıgelmesi icap edengelmesini emretmekgelgel castinggel demesi kolay ama git demesi güçtürgel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eylemegel electrophoresis