çalmadık kapı bırakmamak ne demek?

  1. (en)Move heaven and earth.

çalmadan oynamak

  1. Bir işe çok hevesli görünmek.
  2. Çok keyifli ve sevinçli durumda bulunmak

çalma

  1. Hırsızlık, sirkat
  2. Başa sarılan sarık.
  3. Çalınmış.
  4. Kakmalı olmayan, kalemle işlenmiş.
  5. Kibrit.
  6. Çalmak işi
  7. Sahnede başka bir oyuncunun sözlerinin ya da hareketlerinin etkisini azaltacak yolda, sıra kendisinde olmadığı halde, seyircinin dikkatini kendi üstüne çekme. Öbür oyuncunun oyununuçalma.
  8. (en)Tendency.
  9. (en)Stealing.
  10. (en)Thieving.

kapı

  1. Osmanlı Devleti'nde resmi görev yeri
  2. Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı.
  3. Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat
  4. Devlet dairesi.
  5. Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân
  6. Tavla oyununda iki pul üst üste getirilerek karşı oyuncunun o haneyi kullanmasına engel olunan yer.
  7. Gidere yol açan gereksinim.
  8. Ev gezmesi için gidilen yer.
  9. (en)Door.
  10. (en)Portal.

bırakmamak

  1. (en)Form of bırakmak) not to leave, not to let go, keep hold of, hold on to, stick to, stand to, keep at, keep at smb., stay, stick.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

çalmadan oynamakçalmaçalma cinselliğiçalma elin kapısını, çalarlar kapınıçalma fenomeniçalma hastalığıkapıkapı açmakkapı adresikapı ağasıkapı ağzıkapı almakkapı anahtarıkapı aralamakkapı aralığıkapı aramakkapkap birleştirmekap burnukap dokumacı kuşukap dolusu
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın