yuf borusu çalmak ne demek?
- Kınama, üzüntü ve nefretini bildirmek.
yuf
- Kınama, üzüntü, nefret bildiren bir söz.
- Used to express a mixture of disgust and sadness: Yuf sana! Why'd you do that, damn it?
yuf borusu
- Boynuzdan yapılan bir tür boru, nefir.
- Kınama, üzüntü ve nefret bildirme
boru
- Bir yerden başka bir yere sıvı, gaz vb. aktarmaya yarayan, içi boş, uçları açık, uzun ve dar silindir
- Borazan
- Kullanım yerine göre çapı değişebilen genellikle camdan yapılmış içinde üşekler bulunan, havası alınmış ya da amaca uygun uçunlarla doldurulmuş yuvak biçimli kapalı gereç. Temel parçacıkları algılayan Geigerborulanndan televizyon görüntüborusuna ve eksicikborularına değin değişik kullanım yerleri vardır.
- Pipe.
- Trumpet.
- Horn.
- Clarion.
- Conduit.
- Drain.
- Duct.
çalmak
- Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak
- Vurarak veya sürterek ses çıkartmak
- Bir müziği dinlemeyi sağlayan aleti çalıştırmak
- Ses çıkarmak, ses vermek
- Atmak, çarpmak, vurmak.
- Yoğurt yapmak için sütü mayalamak, katıp karıştırmak
- Üzerine sürmek.
- Bozmak, zarar vermek
- Chime.
- Peal.