yuf borusu ne demek?
- Boynuzdan yapılan bir tür boru, nefir.
- Kınama, üzüntü ve nefret bildirme
Yürü bakkallar paşası yürü, yuf borusu seni bekliyor.
Ö. Seyfettin
yuf borusu çalmak
- Kınama, üzüntü ve nefretini bildirmek.
yuf
- Kınama, üzüntü, nefret bildiren bir söz.
- Used to express a mixture of disgust and sadness: Yuf sana! Why'd you do that, damn it?
boru
- Bir yerden başka bir yere sıvı, gaz vb. aktarmaya yarayan, içi boş, uçları açık, uzun ve dar silindir
- Borazan
- Kullanım yerine göre çapı değişebilen genellikle camdan yapılmış içinde üşekler bulunan, havası alınmış ya da amaca uygun uçunlarla doldurulmuş yuvak biçimli kapalı gereç. Temel parçacıkları algılayan Geigerborulanndan televizyon görüntüborusuna ve eksicikborularına değin değişik kullanım yerleri vardır.
- Pipe.
- Trumpet.
- Horn.
- Clarion.
- Conduit.
- Drain.
- Duct.