yapmacık iyi kimse ne demek?
- Goody, goody goody.
yapmacık
- İçten olmayan (tavır, davranış, duygu), yapma, yapay, düzme, sahte, suni, zahirî
- (Resim, Heykel) Resim ve heykel sanatlarında içtenlikten uzak,yapmacıklı çalışma.
- Affected.
- Artificial.
- Campy.
- Cold.
- Constrained.
- Counterfeit.
- Factitious.
- False.
yapmacık davranışları olan
- Camp.
iyi
- İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı
- Bol, yararlı, kazançlı.
- Çok.
- Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren.
- Esen, sağlıklı.
- Yerinde, uygun.
- Yeterli, yetecek miktarda olan
- Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.
- (Geniş anlamında) a. İşe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun. b. İstenmeğe değer olan. c. Değere yönelmiş, değere ilişkin, değerle belirlenmiş, değerli.
- Ahlâkın ve ahlâk felsefesinin temel kavramı: Ahlaksal değer; ahlaksal olanın olumlu ana niteliğini gösteren özel kavram; ahlâkça değerli olan (karşıt kavramı: kötü). Ahlâk felsefesinde şu anlamlarda kullanılır: a. (Skolastikte) Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyum. b. (Kant'ta) İstencin, içerik bakımından değil de, yalnızca ahlâk yasasınca belirlenmiş olan biçimsel niteliği.
kimse
- Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi, şahıs, nefer
- Olumsuz cümlelerde kişi
- Person.
- Soul.
- Thing.
- Wallah.
- Wight.
- Somebody.
- Anybody.
- Anyone.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yapmacıkyapmacık davranışları olanyapmacık davranmakyapmacık fiiliyapmacık görünümüyapmacık gülümsemeyapmacık gülümsemekyapmacık gülüşyapmacık heyecan gösterisiyapmacık kibarlıkyapmayapma aydınlatmayapma beyapma bebekyapma bezemiyiiyi adamiyi ağırlamakiyi ailedeniyi aileden geleniyi akortluiyi akşamlariyi akşamlar demekiyi anlamakiyi anlaşmakiyiyabiyab ü zehabiyadiyadet