yapmacık ne demek?
- İçten olmayan (tavır, davranış, duygu), yapma, yapay, düzme, sahte, suni, zahirî
Köylülerden kapma biraz yapmacık bir safiyetle konuşuyordu.
S. F. Abasıyanık - (Resim, Heykel) Resim ve heykel sanatlarında içtenlikten uzak,yapmacıklı çalışma.
Affected.
Artificial.
Campy.
Cold.
Constrained.
Counterfeit.
Factitious.
False.
Genteel.
Plummy.
Pretended.
Put-on.
Rose-water.
Shifty.
Sophisticated.
Studied.
Studious.
Theatrical.
Unnatural.
Feigned.
Chichi.
Bogus.
Contrived.
Deceitful.
Histrionic.
Mannered.
Mock.
Phoney.
Sham.
Slimy.
Strained.
Affectation.
Simulated.
Phony.
Affectedness.
Artificiality.
Pose.
Show.
yapmacık davranışları olan
Camp.
yapmacık davranmak
Attitudinize.