yalım yayı lambası ne demek?
- Flame arc lamp.
- Beck-Bogenlampe (H.-I.-Lampe
flame
- Kızarmak, kıpkırmızı olmak.
- Alev almak
- Alevlenmek, alev alev yanmak
- Alev çıkarmak, alev alev yanmak.
- Yanmak, tutuşmak.
- Parlamak, alev gibi kızarmak.
- Alev, yalaz, ateş.
- Hiddet, şiddet.
- Aşk, aşk ateşi.
- Sevgili.
yalım
- Alev
- Kılıç, bıçak gibi kesici araçların keskin yüzü.
- Kılıcın boydan boya keskin yüzü.
- Alev, ateş.
- Mertebe
- Kaya.
- Sarp yer, uçurum.
- Şimşek.
- Kuvvet, kudret.
- Derece.
yalım yalım
- Alev alev.
yay
- Ok atmaya yarayan, iki ucu arasına kiriş gerilmiş, eğri ağaç veya metal çubuk.
- Farklı amaçlarla çeşitli biçimlerde yapılan esnek parça.
- Zemberek.
- Hallacın pamuk veya yünü atmak için tokmak yardımıyla kullandığı araç
- Bir çember üzerindeki iki nokta ile bu nokta arasındaki çember parçası.
- Bir eğriden alınan parça.
- Keman, viyolonsel vb. çalgılarda sürterek titreşim yoluyla ses çıkarmaya yarayan parça.
- Zodyak üzerinde Akrep ile Oğlak arasında bulunan burcun adı.
- Çember, elips, parabol gibi ağrilerin bir parçası.
- Çember, elips, parabol gibi ağrilerin bir parçası.
lamba
- Petrol gibi yanıcı bir madde yakarak veya elektrik akımıyla içindeki teller akkor durumuna geçerek ışık veren alet
- Radyo ve televizyonlarda kullanılan, havası boşaltılmış veya içine düşük basınçlı bir gaz doldurulmuş cam, seramik veya çelikten ampul.
- Kapı, pencere kenarlarına açılan, genellikle dik açılı girinti.
- Bk. boru
- Bk. ışıtaç
- Işık üretmek için yapılmış yapay kaynak.
- Bk. lamba
- Kapı, pencere ya da kapak kenarlarına açılan, genellikle dikaçılı girinti.
- Lamp.
- Bulb.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yalımyalım yalımyalımalmaz ışıklıkyalımı alçakyalımlanmayalımlanmakyalımsoyyalıyalı ağasıyalı boyuyalı bülbülüyalı çamıyalyalayalabaçyalabıkyalabıklıkyayıcıyayıcı elektrotyayıcı ışıklıkyayıcı kavşağıyayıcı öğeyayıkyayık ağızlıyayık altıyayık altı tozuyayık ayranıyayyay aracıyay askısıyay ayarlayay ayarlayıcısı