yakışık alır biçimde ne demek?
- Seemly.
yakışık
- Uygunluk, yaraşma.
- Yakışıklı delikanlı.
- Suitability.
yakışık alır
- Appropriate, becoming, befitting, seemly.
alır
- Gets
biçim
- Biçme işi.
- Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkal
- Yakışık alan şekil, uygun şekil
- Herhangi bir şeyin benzeri.
- Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form.
- Tarz
- Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli düzeni, format.
- Bilgisayarda disketi kullanılabilir duruma getirme.
- Disketi zararlı ögelerden temizleme.
- Dış görünüş; bir cismin yapısını ortaya koyan çevre çizgilerinin bütünlüğü.