yıkık dökük ne demek?
- Harabe
Bulunan yer yıkık dökük bir yerdi.
M. Ş. Esendal - Dilapidated old house.
- Ramshackle.
- Ruinous heap.
- Tumble- down.
harabe
- Yıkılmış veya yıkılmaya yüz tutmuş yapı, yıkı
- Eski çağlardan kalmış şehir veya yapı, ören, kalıntı
- Bk. ören
- İnce kemikli, genç ve güzel kadın. (Osmanlıca'da yazılışı: har'abe)
- Harab yer. Şehir veya ev yıkıntısı. Perişan yerler.
- Derelict.
- Ruin.
- Wreck.
- Wrack.
- Desolation.
yıkık
- Yıkılmış olan, harap, viran
- Demolished.
- Razed.
- Dilapidated.
- Fallen down.
- Broken down.
- Ruined.
- Devastated.
- Flat.
- Ruinous.
yıkı
- Harabe
dökük
- Dökülmüş
- Çok eskimiş.
- Dökümlü.
- Loose.
- Free.
- Falling down to.
- Dilapidated.
- Dowdy.