yıkıcı ne demek?
- Yıkmacı
Eski evlerimiz yandı, yıkıldı. Biz onlar içinde yaşayamaz olduk, alıcı çıkınca yıkıcılara sattık.
H. C. Yalçın - Bir şeyin zarar görmesine, bozulmasına, yok olmasına, ortadan kalkmasına yol açan, tahripkâr
O yıkıcı bozgunun sebeplerini öğrenmeye büyük önem verdi.
F. R. Atay - Sledgehammer.
- Subversive.
- Destroyer.
- Knacker.
- Knacker yıkmacı.
- Demolisher.
- Junkdealer.
- Destructive.
- Baneful.
- Devastating.
- Disruptive.
- Knockout.
- Ruinous.
- Shattering.
yıkmacı
- Yıkılması uygun görülen bir yapının yıkılması işini üstlenen ve yıkıntılarını satın alan kimse, yıkıcı.
- Knacker.
yıkıcı büyü
- Kötü hava, kıtlık, mutsuzluk, başkaldırma ve ölüm gibi oluşumları sağlamak amacıyla uygulanan büyü türü. bk. büyü. krş. ak büyü, kara büyü.
- Destructive magic.
- Magie destructive
yıkıcı darbe
- Purler, squelcher.