vazife etmek ne demek?
- Görev bilmek
görev
- Bir nesne veya bir kimsenin yaptığı iş.
- İş görme yetisi, fonksiyon.
- Resmî iş, vazife
- Bir cümlede bir dil biriminin öbür birimlerle ilişkisi aracılığıyla yerine getirdiği iş.
- Bir organ veya hücrenin yaptığı iş.
- Bir değerin başka değerlerle olan ilişkisi.
- Duty.
- Mission.
- Work.
- Function.
vazife aşkı
- Mesleğe olan tutkunluk.
vazife görmek
- Bir görevi yerine getirmek, sürdürmek
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
vazife aşkıvazife görmekvazife kurbanıvazife malullüğü muafiyetivazife nöbetivazifevazife sahibivazife şehidivazifedarvazifeden kaçmakvazvaz deferensvaz geçmekvaz ı içtimavaz ı istikbaletmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme