varlık içinde yaşamak ne demek?

1. Bolluk içinde sıkıntısız yaşamak.
2. To live a life of luxury.

varlık

1. Canlı varlıkların sayısal yoğunluğu veya dağılımı, popülasyon
2. Var olma durumu, mevcudiyet, yokluk karşışu
3. Var olan her şey.
4. Para, mal, mülk, zenginlik
5. Önemli, yararlı, değerli şey.
6. İyi yaşayacak kadar geliri yolunda olma durumu, variyet.
7. Ömür, hayat
8. Kalıcı olan, gelip geçici olmayan şey.
9. Yüksek frekansları düzenleyerek sesin canlılığını denetleyen bir çeşit frekans düzenleyici devre.
10. Bk. aktif

varlık belirten

1. Substantive.

içinde

1. Süresince, zarfında
2. Ortamında
3. ... ile dolu bir biçimde.
4. Included.
5. Inside of.
6. Within.
7. Inly.
8. Therein.
9. Inside.
10. Among.

yaşamak

1. (mecaz) Varlıklı, endişesiz, hoş vakit geçirmek, keyif sürmek
2. (mecaz) Keyfi yerine gelmek, mutlu olmak, işleri yolunda olmak
3. (mecaz) Bir durumu yaşar gibi olmak, bir durumla özdeşleşmek, duymak, hissetmek
4. Canlılığını, hayatını sürdürmek
5. Sağ olmak.
6. Varlığını sürdürmek.
7. Oturmak, eğleşmek.
8. Geçinmek.
9. Herhangi bir durumda bulunmak veya olmak.
10. Görüp geçirmek, başından geçmek

Türetilmiş Kelimeler (bis)