uzak benzeşme ne demek?

  1. Bir kelimede bir sesin uzakta bulunan başka bir sesi etkilemesi: Etmek > ekmek, tepme > tekme gibi.
  2. (Derleme.. uzaktan benzeşme, uzaktan özümleme, ırak benzeşme) Bir sözcükte bir sesin uzakta bulunan başka bir sesi etkilemesi: Etmek> ekmek, tepme> tekme vb.
  3. (en)Incontiguous assimilation.
  4. (fr)Ferne assimilation, assimilation à distance

uzak benzeşmezlik

  1. Bir sözcükte yan yana bulunmayan iki aynı sesten • birinin değişikliğe uğraması: Kehribar (kehlibar) , birader (bilader) , berber (belber) , fincan (filcan) vb.

uzak belirti

  1. Hastalığın yerleştiği organdan uzakta lezyonla ilgili olarak biçimlenen bozukluklar.
  2. (en)Distance symptom.

benzeşme

  1. Bir kelimede bir sesin başka bir sesi kendisine benzetme etkisi, asimilasyon: yurt-daş > yurttaş, çarşanba >çarşamba, o + bir <öbür gibi.
  2. Benzeşmek işi.
  3. (Derleme.. özümleme) Bir sözcükte bir sesin başka bir sesi kendisine benzetme etkisi: Evler (ev-ler) , odalar (oda-lar) ; yavrucuk (yavru-cuk) ; (göğde) > gövde; (o+ile) > öyle, (o+bir) > öbür; (yurt-daş) > yurttaş; etmek> ekmek; (penbe) > pembe, (çarşanba) > çarşamba vb.
  4. (en)Assimilation.
  5. (en)Affinity.
  6. (en)Analogy.
  7. (fr)Assimilation

Türetilmiş Kelimeler (bis)

uzak benzeşmezlikuzak belirtiuzakuzak açıklamauzak akrabauzak alanuzak anasistemuzak atışuzak atışa yakın yakın atışuzak başkalaşmauzak başlangıç diziniuzak batıuzauza devimuza duyumuzadevimuzadıkça uzamakbenzeşmebenzeşmekbenzeşmeyenbenzeşmeyen şeylerbenzeşmeyerekbenzeşmezlikbenzeşbenzeşenbenzeşikbenzeşik bilgisayarlar ağıbenzeşik duyarsızlaşmabenzebenzedrexbenzedrinbenzedrinebenzek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın