ufalanmış ekmek ne demek?
- Bread crumb.
bread
- Yiyecek
- Ekmek
- Maişet, geçim
- (argo) para
- (breadbasket) ekmek sepeti
ufalanmış kaya parçaları
- Brash
ufalanmış kırık
- Comminuted fracture.
ekmek
- Tahıl unundan yapılmış hamurun fırında, sacda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek
- İnsanı geçindirecek iş, kazanç
- Yemek, aş
- Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek
- Toprağı ekip biçmek için kullanmak
- Serpmek.
- Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak.
- Birini uydurma bir sebeple bırakıp gitmek, savuşmak, atlatmak
- Parayı boşuna harcamak, ziyan etmek.
- Yarışta geçmek.