uğur getirmek ne demek?
- Iyilik, şans, talih, bereket getirmek.
- To bring good luck.
uğur
- Bazı olaylarda görülen ve insana iyilik getirdiğine inanılan belirti veya bazı nesnelerde var olduğuna inanılan iyilik kaynağı.
- Bu nitelikte olduğuna inanılan şey.
- Meymenet, kadem.
- Şans.
- Hedef, amaç, gaye, yol
- Ön veya yan
- Iyilik
- Baht
- Talih
- Fırsat, tesadüf.
uğur boncuğu
- Nazar boncuğu.
getirmek
- Gelmesini sağlamak
- Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak.
- Erişmek veya eriştiğini sanmak.
- İleri sürmek.
- Sebep olmak, ortaya çıkarmak.
- İletmek, bildirmek
- Sağlamak
- Bir makama atamak veya seçmek.
- Bring.
- Bring along.