tereddüt kabilinden ne demek?
- Suspensive
suspensive
- Tereddüt kabilinden
- Geçici olarak tatil veya erteleme kabilinden
- Durdurucu, ertelenen, askıya alınan, erteleyici, ara verdirici, uzaklaştırıcı, tereddüdlü
tereddüt
- Kararsızlık, duraksama
- Hesitance.
- Hesitation.
- Indecision.
- Doubt.
- Stammer.
- Wavering.
- Faltering.
- Compunction.
- Demur.
tereddüt et
- Hung back
kabilinden
- Gibi, türünden, çeşidinden
- Of the sort of.
- Something like.