temin etmek ne demek?
- Korkusunu gidermek, güven vermek.
Dünyada ondan başka kimseyi sevmeyeceğini bana bir kere daha temin etti.
Reşat Nuri Güntekin - Sağlamak, elde etmek, tedarik etmek
Size bütün bir kış için kuru ot temin edecek.
Nazım Hikmet - Inancalamak.
- Assure.
- To make sb feel sure.
- To secure.
- To achieve.
- To bring about.
- To obtain.
- To get.
- To procure.
- Ensure.
- Insure.
- Make for sth.
- Make out the money.
- Safeguard.
- Supply.
- Warrant.
- Yield.
temin etme
- Procuring.
temin edeme
- Fail to maintain
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
temin etmetemin edemetemin edilen kazançteminteminatteminat akçesiteminat alan kimseteminat damgasıteminat depozitliteminat fonksiyonutemiktemilavtemimtemimetemtematema değiştirtema ile ilgilitema kataloğuetmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme