taze ekmek ne demek?
- Fresh bread
fresh
- Temiz, giyilmemiş
- Işıl ışıl, hayat dolu
- Temiz, serin (hava)
- Canlı
- Dinlenmiş, taravetli
- Acemi
- Küstah, cüretkar
- Yeniden süt vermeye başlayan (inek)
- Taze taze
- Serinlik
taze balık
- Fresh fish
taze besin
- Fresh food
ekmek
- Tahıl unundan yapılmış hamurun fırında, sacda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek
- İnsanı geçindirecek iş, kazanç
- Yemek, aş
- Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek
- Toprağı ekip biçmek için kullanmak
- Serpmek.
- Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak.
- Birini uydurma bir sebeple bırakıp gitmek, savuşmak, atlatmak
- Parayı boşuna harcamak, ziyan etmek.
- Yarışta geçmek.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
taze balıktaze besintaze betontaze buhartaze değiltazetaze fasulyetaze fidantaze hava oranıtaze hayat vermetaztazaccutazaccurtazaffürtazallülekmekekmek ağacıekmek aslanın ağzındaekmek ayvasıekmek bıçağıekmek böceğiekmek çarpsınekmek dolmasıekmek düşmanıekmek eldenekmeekme savatekme tarihiekmeden biçilmezekmediği yerden biter