tanıklık ne demek?
- Tanık olma durumu veya tanığın yaptığı iş, şahitlik.
- Bir olayla ilgili bilgi ve görgülerin yargıca ya da yetkili soruşturmacıya bildirilmesi.
- Evidence.
- Testimony.
- Witness.
- Evidence şahitlik.
- Testimonial proof.
- Witnessing.
- Act of witness.
- Témoignage
tanıklık etme
- Deposition.
tanıklık etmek
- Mahkemede, tanık olunan bir durumu söylemek, şahitlik etmek
- Testify.
- Witness.
- To bear witness to sth.
- To testify.
- Attest.
- Bear evidence.
- Bear testimony.
- Bear witness.
- To give evidence.