tıka basa yedirmek ne demek?
- Cram, surfeit.
tıka basa yeme
- Tuck in.
tıka basa yemek
- Mideye sıkıntı verecek kadar çok yemek
- Make a pig of oneself.
basa
- Döven, tahılın tanesini sapından ayıran araç.
- Fazla, üstün, baskın.
- Arka.
yedirmek
- Yemesini sağlamak.
- Ağzına yiyecek vermek, beslemek, karnını doyurmak.
- Bir şeyi azar azar başka bir şeyin içine karıştırarak belli olmayacak duruma getirmek.
- Bir fazlalığı herhangi bir biçimde kullanmak.
- Nefis, namus, şan, kibir vb. kavramlarla kullanıldığında yakıştırmak, yaraştırmak.
- Bir kimseye rüşvet vermek.
- Feed.
- Rub in.
- To let eat.
- To feed.