surat asma ne demek?
- Making face, pout, lour, lower, mouth.
surat asmak
- Kaşlarını çatıp yüzüne küskün bir anlam vermek.
- Kaşlarını çatıp yüzüne küskün veya dargın bir anlam vermek, somurtmak: Babam biraz surat astı ama anam katıldı gülmekten. -F. R. Atay.
- Make face, frown, have the pouts, pout, sour, lour, lower, sulk.
surat bir karış
- Yüzü asık, somurtgan, öfkeli, kızgın.
asma
- Asılmış, asılı
- Belirli bir tür üzüm veren bitki (Vitis).
- Asmak işi.
- Asmagillerden, dalları çardak üzerine yayılan üzüm vb. bitkiler.
- Elleri veya bacakları eğri olan.
- Ön ayağı beyaz olan dişi koyun. (Osmanlıca'da yazılışı: asmâ)
- Küçük kulaklı.
- Suspended.
- Hanging.
- Vine.