sleight of hand ne demek?
- El çabukluğu
- Aldatmaca, hile
- Hokkabazlık
el
- Batı Samileri'nin en önemli totemi
- Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümüne verilen ad.
- Sahiplik, mülkiyet.
- Kez, defa.
- İskambil oyunlarında kâğıt atma sırası.
- Yönetim, baskı, etki.
- Bazı nesne ve araçların tutmaya yarayan bölümü.
- Aracı, vasıta.
- Yabancı, yakınların dışında kalan kimse
- Ülke, yurt, il
sleight
- El çabukluğu
- Hüner .sleight of hand el çabukluğu.
- Ustalık, beceri, el becerisi, el çabukluğu, hokkabazlık, aldatmaca
sleigh
- Özellikle yolcu taşımaya mahsus büyük kızak
- Atlı kızakla gitmek
of
- Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
- Ugh!.
- In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
- Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
- Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
- Oil filters.
- Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
- Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
- Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
- Optional Form Source: US EPA.
hand
- Atın yüksekliğini ölçmede kullanılan ve 10 cm'ye eşdeğer olan ölçü birimi.
- Irgat, rençper
- El
- Elle vermek, uzatmak.
- Yakalamak.
- El vermek
- El gibi uzuv (maymun ayağı, şahin pençesi, Istakoz kıskacı)
- Yelkeni istinga edip sarmak
- Kudret, yetki, salahiyet
- Parmak, işe karışma