shoulder bone ne demek?
- Kürek kemiği
kürek
- Toprak, kömür vb.ni bir yerden bir yere alıp atmaya, taşımaya yarayan ve yayvan bir bölümü, buna bağlı uzun bir sapı bulunan araç
- Küçük deniz teknelerini yürütmeye yarayan, bir ucu yassı, uzun ağaç.
- Kürek cezası.
- Hlk. Sığır gövde etinde, bacak pastırmasının elde edildiği parçanın gerisinde, cidagodan döş hizasına kadar uzanan kaslardan yapılan 2.0-2.5 kg ağırlığındaki pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
- Blade.
- Shovel.
- Paddle.
- Baker's peel.
shoulder badge
- Omuz nişanı, omuza takılan ve rütbe veya pozisyonu gösteren amblem
shoulder bag
- Omuz çantası
bone
- Düz veya kıvrımlı her çeşit yumuşak kumaş vb. maddeden yapılan başlık. Havuza girerken kullanımı yaygındır.
- Bir tür başlık. (Saçı dış temastan koruma amaçlı)
- One of the pieces or parts of an animal skeleton; as, a rib or a thigh bone; a bone of the arm or leg; also, any fragment of bony substance.
- The frame or skeleton of the body.
- To sight along an object or set of objects, to see if it or they be level or in line, as in carpentry, masonry, and surveying.
- Shade of white the color of bleached bones rigid connective tissue that makes up the skeleton of vertebrates the porous calcified substance from which bones are made remove the bones from; 'bone the turkey before roasting it' consisting of or made up of bone; 'a bony substance'; 'the bony framework of the body'.
- Lady's cap.
- Bathing cap.
- Coif.
- Rigid connective tissue that makes up the skeleton of vertebrates.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
shoulder badgeshoulder bagshoulder beltshoulder bladeshoulder a person out of his wayshoulder a taskshoulder armshoulder armsshouldershoulder girdleshouldshould i go straightshould i return the car with a full tankshould notshould not be mentionedbonebone aboutbone abscessbone achebone agebone ashbone ash ratebone atrophybone bedbone celibon appetitbon appetitebon motbon otubon ton