selam çakmak ne demek?
- Selam vermek.
- Say hello, say hi
selam
- Emniyet, huzur, selamet, esenlik, sağlık, sağlamlık.
- Selam: yüce Allah'ın isimlerinden, fani olmama, ze-valsizlik, her çeşit arıza ve hadiseden salim olmak. Her türlü tehlikeden koruyup selamete çıkaran.
- Esenleme
- Sonu iyi ve hayırlı çıkma
- Bir kimseyle karşılaşıldığında, birinin yanına gidildiğinde veya yanından uzaklaşıldığında kendisine söz ve işaretle bir nezaket gösterisi yapma, esenleme, merhaba.
- Esenlik, kurtuluş; maddi ve manevi her türlü zarardan, kötülüklerden ve korkudan uzak kalma; dünyevi musibetlerden ve ahiret azabından kurtulma.
- İnsanların birbirleriyle karşılaştıklarında kullandıkları yakınlık dostluk, saygı ifade eden söz, yaptıkları işaret veya hareket.
- Barış, rahatlık.
- Ayıplardan, afetten salim oluş. Selamet, emniyet. Sulh. Asayiş. Bütün korktuklarından emin olma.
- Greeting.
selam çakma
- Salute
selam almak
- Birinin esenlemesine karşılık vermek.
- Selam gönderilmiş olmak
- [selam almak] take the salute.
- Take the salute.
çakmak
- Kuruduğunda kalın kabuk bağlayan kabarcıklarla beliren ve genellikle yüzde çıkan bir deri hastalığı.
- Çelik, taş, cam, plastik vb. maddeden yapılmış gaz veya benzinle dolu tutuşturma aleti.
- Bir şeyi başka bir şeye sürtmek, vurmak veya çarpmak.
- Tabanca veya tüfeklerde bulunan tetik düzeni.
- Taşa vurulup kıvılcım çıkarılan çelik parçası.
- Sezinlemek, anlamak, farkına varmak.
- Kazık çakıp hayvan bağlamak.
- Vurarak sokup yerleştirmek.
- Parıldamak, ışık vermek.
- Çivi ile tutturmak.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
selam çakmaselam almakselam durmaselam durmakselam etmekselamselam niteliğindeselam olsunselam otuselam para, kelam paraselasela vermekselachianselachiansselachiiçakmakçakmak çakmakçakmak taş ateşlemeli silahçakmak taşıçakmakçıçakmakçılıkçakmaklaşmaçakmaklaşmakçakmaklıçakmaklı tüfekçakmaçakma deriçakma kapıçakmacıçakçak bülbülügillerçakaçaka beyçakabaş