çakma ne demek?
- Vurulup çakılarak yapılmış kuyumcu işi.
- Bu işte kullanılan kuyumcu kalıbı.
- Deri hastalığı, yara, çıban.
- Çakmak işi.
- Bk. şebek
- Yamyamlık.
- Pounding.
- Nailing.
- Nailed on.
- Striking sth.
- Driving.
- Striking.
- Embossing.
- Ignition.
- Flashing.
- Lighting.
- Beaming.
- Glance.
- Sparking.
- Percussion.
- Winking.
- Hit-and-miss.
- Flare up.
şebek
- Çirkin ve arsız (kimse).
- Genellikle Afrika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan, uzun veya kısa kuyruklu türleri olan maymun.
- Maymunlar (Primates) takımının, Eski Dünya maymunugiller (Cercopithecidae) familyasından, kılları uzun, yüzü ve elleri kara, Güney Afrika'da yaşayan bir tür. Çakma.
- Gibbon.
- Baboon.
- Chacma baboon.
- Chacma.
- Chacma
- Papio porcarius
çakma deri
- Üzerine kabartma süs yapılan ve kalıpla çakılan deri.
- Embossed leather.
çakma kapı
- Genellikle iki kuşak üzerine tahtaların çivi ile tutturulması yöntemiyle yapılan basit kapı.
- Genellikle iki kuşak üzerine tahtaların çivi ile tutturulması yöntemiyle yapılan basit kapı.
- Bk. çakma kapı
- Batten door.