sefalet ne demek?
- Yoksulluk, yoksulluk sıkıntısı
İnsan onu bir gördü mü evlerin, sokakların sefaletini unutur giderdi.
T. Buğra - Fakirlik, yoksulluk. Fakirlikten gelen sıkıntı. Sefillik.
- Misery.
- Poverty.
- Dog's life.
- Wretchedness.
- Beggary.
- Calamity.
- Sordidness.
- Squalidity.
- Squalidness.
- Squalor.
- Gutter.
- The gutter.
- Extreme poverty.
- Baseness.
- Vileness.
- Abjection.
- Pinch of poverty.
sefalet bölgesi
- Bk. çöküntü bölgesi
sefalet çekmek
- Yoksul ve perişan yaşamak.
- Starve.