sıkılma çekinme ne demek?
Restraint
restraint
- Tutma, baskı, kısıtlama, engel, sınırlama, tahdit
- Menetme: tahdit, sınırlılık
- Tutukluluk: kendini tutma
- Sıkılma çekinme
sıkılma
- Işi.
- Utanma ve çekinme duygusu, hicap.
- Sıkılma işi.
Discomfiture.
Restraint.
sıkılmak
- Sıkma işi yapılmak.
- Can sıkıntısı duymak
- Utanıp çekinmek
- Sıkıntıya düşmek.
Get the pips.
Have the pips.
Be bored.
Get the willies.
Chafe.
Fret.
çekinme
- Çekinmek işi
- Bir görevin yapılmasından, bir hakkın kullanılmasından çekinme.
Compunction.
Forbearance.
Reserve.
Wince.
Abstention.
Diffidence.
Abstention
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sıkılmasıkılmaksıkılmamaksıkılmazsıkılmazlıksıkılabilirsıkılamasıkılamaksıkılanmasıkılanmaksıkısıkı ağızlısıkı ayırma kuralısıkı bağ dokusıkı bağlamakçekinmeçekinmedençekinmeden açıklamakçekinmeden konuşmakçekinmeden yapmakçekinmekçekinmek kaçınmakçekinmelerçekinmemekçekinmesizçekinçekin dönüsüçekin kaynaşmasıçekin kopmasıçekin paraya çevirmek