sürekli giymek ne demek?
- Have in constant wear.
sürekli giderler
- Kira, vergi, borç belgiti üremi, elektrik, su paraları gibi belirli sürelerde ödenen giderler.
- Fixed charges.
- Frais fixes
sürekli geçiş
- Filmin çeşitli sinema aygıtlarında aralı devinime uğramaksızın yol alması.
- Continuous running.
- Kontinuierlicher Filmlauf
- Défilement continu
giymek
- Örtünüp korunmak için bir şeyi vücuduna geçirmek
- Ağır söz veya hakareti, küçültücü davranışı ses çıkarmadan dinlemek.
- Wear.
- Put on.
- Slip on.
- Draw on.
- Dress.
- Slip.
- To wear.
- To have sth on.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sürekli giderlersürekli geçişsürekli geliştirme yöntemisürekli gönderimsürekli görev yolluğusüreklisürekli acı varsürekli açındırma aygıtısürekli akımsürekli akıntısürekli akışsürekli akış sulamasısürekli asalaksürekli ateş etmeksürekli basımsüreksürek avısürekçisüresüre aşımısüre aşımına uğramıyan haksüre ayarlamasısüre bitimigiymekgiymegiymemekgiymesi kolay olangiymesi kolay şeygiygiyagiyabi hükümgiyardiyagiyardiyakıran