söylemeye başlamak ne demek?
Strike up.
strike
- Çakmak, yakmak
- Birdenbire aklına gelmek, birdenbire anlamak
- Etki bırakmak, izlenim bırakmak, gibi gelmek
- Saldırı, vuruş
- Yolunu tutmak
- Kök salmak
- Gelip çatmak
- Çalmak (saat)
- Vurmak, çarpmak
- Vurma, çarpma, darbe
söylemeye gerek yok
It goes without saying.
söylemeye hazır
Communicative.
başlamak
- Bir işe girişmek, harekete geçmek
- Çalışır, işler, yürür duruma girmek
- Olmak, oluşmak, ortaya çıkmak, doğmak
- Görünmek
- Etkisini göstermek
- Hoş olmayan bir davranışa koyulmak
Wire awa.
Begin.
Start.
Commence.