rastlantısal konakçı ne demek?
- Parazitin asıl konakçısı olmayıp tesadüfen yerleştiğinde yaşamını sürdürebildiği konakçı.
- Accidental host.
rastlantısal
- Rastlantı sonucu.
- Coincident.
- Accidental.
- Chance.
- Coincidental.
- Concurrent.
- Fortuitous.
- Random.
- Incidental.
- Casual.
rastlantısal öğrenme
- Önceden planlanıp amaç edinilmeyen bir etkinlik ya da yaşantı sonucu oluşan öğrenme.
- Incidental learning.
konakçı
- Toplu olarak yapılan yolculukta konak yeri sağlamakla görevli kimse.
- Sefere çıkan askerlerin önünden gidip konak yeri sağlamakla görevli subay.
- Asalağın erginini veya gelişim evrelerinden herhangi birini taşıyan canlı, konuk.
- Sefere çıkan askerin önünden gidip konak yeri sağlamakla görevli subay.
- Asalağın erginini ya da gelişim evrelerinden herhangi birini taşıyan canlı. a. bk. arakonakçı, sonkonakçı.
- Konak.
- Host.
- Wirt
- Hôte
- Hospes