presiding judge ne demek?

  1. Temyiz mahkemesi başkanı
  2. Mahkeme reisi
  3. Duruşma hakimi

temyiz

  1. Ayırt etme.
  2. Mahkemelerce verilen kararın kanun ve usul yönünden incelenmesini sağlayan yasal yol
  3. Bir şeyi diğerinden seçip tarif etmek, ayırmak. Seçmek. İyiyi kötüden ayırmak.
  4. (en)Cassation.
  5. (en)Appellate.
  6. (en)Appeal.
  7. (en)Supersedeas.
  8. (en)Discernment.
  9. (en)Distinguishing.
  10. (en)Discerning.

presidial presidiary

  1. Garnizona ait, garnizonu olan.

presidio

  1. Garnizonlu küçük kale.

judge

  1. Yargıç
  2. Hakim
  3. Hakem
  4. Aralarında uyuşmazlık olan iki kişinin arasını bulan kimse
  5. Bilirkişi
  6. Yahudi tarihinde krallardan önce hüküm süren hâkimlerden biri
  7. Hükmetmek
  8. Hüküm vermek
  9. Muhakeme etmek, yargılamak, bir mesele hakkında fikir edinip karar vermek
  10. Doğrusunu araştırmak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

presidial presidiarypresidiopresidiumpresidepresidencypresidency of the eupresidency of the european common marketpresidentjudgejudge advocatejudge advocate generaljudge at the finishjudge by externalsjudge de factojudge in commercial courtjudge made lawjudge of menjudge pro temjudjudahjudaicjudaic icaljudaica
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın