judge de facto ne demek?
- Fiilen görevli yargıç
- Fiili hakim
fiilen
- Gerçekten
- Gerçekten yaparak, çalışarak.
- Gerçekten, işleyerek, hakikatte.
- Actually.
- Really.
- In act.
- De facto.
- In actual fact.
judge
- Yargıç
- Hakim
- Hakem
- Aralarında uyuşmazlık olan iki kişinin arasını bulan kimse
- Bilirkişi
- Yahudi tarihinde krallardan önce hüküm süren hâkimlerden biri
- Hükmetmek
- Hüküm vermek
- Muhakeme etmek, yargılamak, bir mesele hakkında fikir edinip karar vermek
- Doğrusunu araştırmak
judge advocate
- Askeri hukuk müşaviri
- Askeri hakim
- Askeri savcı
de
- Türk alfabesinin beşinci harfinin adı, okunuşu.
- Da / de.
- Also.
- Withal.
- As well.
- Upon.
- Death PC Paid in full through consolidation loan.
- Flection - The amount of deformation or bending in a pallet or pallet component under load.
- The two-character ISO 3166 country code for GERMANY.
- Of; from - used in names MM - expresses assent UN - one.
facto
- (Latince) "de facto" (uygulamada, gerçekte) teriminin bir parçası
Türetilmiş Kelimeler (bis)
judgejudge advocatejudge advocate generaljudge at the finishjudge by externalsjudge in commercial courtjudge made lawjudge of menjudge pro temjudgeablejudjudahjudaicjudaic icaljudaicadede aeratede aerationde angelis methodDe angelis yöntemide beceriksizde bonne gracede broglie dalgasıDe Broglie hipotezide broglie hypotesisdd 76d aD aktifleştirilmiş bitkisel sterolD aktifleştirilmiş hayvansal sterol