pazar bozmak ne demek?
- Pazarlık etmek.
- Zarar vermek.
- Nifak sokmak.
pazarlık
- Bir alışverişte tarafların kendileri için en elverişli fiyatı karşısındakine kabul ettirmek amacıyla yaptıkları görüşme.
- Özellikle pazar günleri giyilen şık, gösterişli giysi
- Bazı kolaylıklar elde etmek veya daha iyi bir çözüme varmak amacıyla yapılan görüşme.
- Bargaining.
- Chaffer.
- Deal.
- Haggling.
- Pennyworth.
- Snip.
- Trade.
pazar ağırlığı
- Besi hayvanının en uygun kazanç sağlayabileceği besi ağırlığı.
- Market weight.
pazar araştırması
- Market research, market review.
bozmak
- Bir şeyi kendisinden beklenilen işi yapamayacak duruma getirmek.
- Bir yerin, bir şeyin düzenini karıştırmak
- Dokunmak, zarar vermek.
- Geçersiz bir duruma getirmek
- Büyük parayı küçük birimlere ayırmak.
- Bozguna uğratmak, yenmek, mağlup etmek.
- Altını paraya çevirmek, bozdurmak.
- Yabancı ülke parasını Türk parasına çevirmek.
- Bk. karıştırmak
- Gum up.